15 yıl önce Elbistan’da görev yapan Mehmet Özdemir, asrın salgını Koronavirüs hastalığının pençesinde gönül bağını hiç koparmadığı Elbistan’a ahde vefa örneği gösterdi. Özdemir, Elbistan’a vefa borcu olduğunu dile getirdi.

                Yıllar önce Elbistan’da uzun yıllar görev yaptığını, şu anda Gaziantep’te ikamet ettiğini belirten Mehmet Özdemir, yakalandığı Kovid 19 hastalığının gölgesinde Elbistan Gündem Haber aracılığıyla duygu ve düşüncelerini şu sözlerle ifade etti:

                “Şu anda Gaziantep şehir merkezinde oturmaktayım. 53 yaşındayım. Hastalık sürecini anlatmadan önce gönül bağımın ve vefa borcumun olduğu Elbistan ilçesinde yaşayan insanlara seslenmek istiyorum. Bu ilçede 15 yıl önce çalışmıştım. Severek görev yapmıştım.

İnsanları değerlidir. Çalışkandır. Misafirperverdir. Dosttur. Bu süre zarfında yakından tanıdığım Muhtarlara ve değerli Elbistan halkına selam ederim. Hacıhasanlı Eski Muhtarı Vahit Kale, Türkveren Eski Muhtarı Cemil Taş, Izgın Eski Muhtarı Nedim Yıldırım, Çıtlık Eski muhtarı Durdu Çetin ve oğlu Mehmet Ali Çetin, Karaelbistan Eski Bekçisi Hasan Er, ev sahibim merhum Mükremin Doğan ve oğlu Elektrikçi Yusuf Doğan, komşumuz İmam amcaya ayrıca selam ederim.

Hastalığın başlangıcında grip olduğumu düşünerek ve ateşimin de çıkması ile birlikte 5 Temmuz 2020 Pazar günü gece 22.00 ' da Gaziantep’te bulunan özel bir hastaneye gittim. Tomografi çektiler, kan tahlili yaptılar, serum taktılar. Serum bittiğinde kendimi daha iyi hissettim. "Sende Kovid 19 hastalığı yok" dediler. İlaç yazdılar. Eve gönderdiler.

6 Temmuz 2020 Pazartesi günü işe gittim. Hafif kırgınlığım var. Bu arada bir su bardağına limon sıkıp üzerine sıcak su katıp, seker de ilave ederek içip rahatlıyordum. 8 Temmuz 2020 Çarşamba günü sabah saat 07.30 sıralarında dolmuş ile işe giderken vücuduma bir baskı geldi. Üzerimde terler akmaya başladı. Bayılma durumuna geldim. Dolmuş, beni özel bir hastaneye bıraktı. Hastanede bana " Sende Kovid 19 olabilir, belirtilerin bunu gösteriyor" dediler. Sonra aynı gün öğleden sonra devlet hastanesine gittim. Boğazımdan ve burnumdan sürüntü aldılar. "Eve git, sonucu çıkınca bildiririz" dediler. 9 Temmuz 2020 Perşembe günü hastaneden aradılar. "Sende Kovid 19 hastalığı var" dediler.

Ayakta duramıyorum. Halim hiç yok. Rengim sapsarı oldu. Dünya ile bir bağım kalmadı. Hastaneler dolu olduğundan ancak 10 Temmuz 2020 Cuma günü Devlet Hastanesine yatırdılar. Hastanede 10 gün yattım, hep sırt üstü, yanlara dönünce öksürük krizine giriyor, daha kötü oluyordum. Sırtüstü yatmaktan belimin arkası terliyor, belim hamur gibi oluyordu. İştahım hiç yok, canım yemek istemiyor, ancak kahvaltı ve yemeğin çeyreğini yiyebiliyordum. Suyu bol içiyordum. Lavaboda elimi yıkarken bile çok yoruluyordum. Hemen gelip sırt üstü yatağa uzanıyordum.

9. gün 18 Temmuz 2020 Cumartesi günü tekrar boğaz ve burundan sürüntü aldılar. Ertesi gün 19 Temmuz 2020 Pazar günü sonuç belli oldu ve negatifti. Allah’a şükürler olsun. Allah devletimizden razı olsun. Hastanede doktorlar, hemşireler çok iyi baktılar, tedavi uyguladılar ve iyileşmemi sağladılar. Sonra 10 ' uncu günde taburcu ettiler. Evime geldim. Evde dinlenmeye devam ediyorum.

Hastane sürecinde moralimi hep yüksek tuttum. İyileşeceğimi ümit ettim. Kovid 19 virüs salgınına karşı ne yapabiliriz? Naçizane tavsiyem; dışarıda maske takmak, eve gelince sabunla elleri ve yüzü yıkamak, sosyal mesafeyi korumak, kalabalık yerlerden uzak durmak, pandemi süreci devam ettikçe ziyaretleri mümkün mertebe yapmamak, bunun yerine telefonla irtibatı devam ettirmek. Ben bunları uyguladım. Ancak buna rağmen virüs salgınına yakalandım. Özellikle yaşı genç olanlar; 20, 30, 40 yaşındaki çoğu insan virüsü kapmış olmasına rağmen hastalıkla ilgili bir rahatsızlık yaşamamaktadır. Virüsü kaptığından haberi bile olmamaktadır. Bu sebeple sağlıklı olduğunu düşünerek rahat hareket etmekte ve virüsü çoğu kişiye bulaştırmaktadır.

Şu anda sağlık durumum her geçen gün iyiye gitmektedir. Ancak eski halimden eser kalmadı. Ayakta fazla duramıyorum. Bir iş yapınca çabuk yoruluyorum. Sigarayı yaklaşık 15 yıl önce bırakmıştım. Kronik bir rahatsızlığım yoktur. Hastaneden eve gelince tartıldım. Tam 10 Kg. zayıflamışım. Su anda virüs ile ilgili herhangi bir ilaç kullanmıyorum. Velhasıl benim yaşadıklarım bunlar. Bu süreçte moral ve motivasyonumun yüksek olmasını sağlayanlar; beni sürekli arayanlardır. Başta Elbistanlı dostlarım olmak üzere herkese sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Sağlıcakla kalın. Allah'a emanet olun. Selamlar diliyorum.”