Bugun...


HASANAKİ

facebook-paylas
Sen EŞEK Olursan SEMER Vuran Çok Olur!..
Tarih: 15-12-2020 22:09:00 Güncelleme: 15-12-2020 22:09:00


Elektrik, çarptıkça çarpmaya doymuyor! Elektrik, yedikçe yemeye doymuyor! Elektrik, yuttukça tutmaya doymuyor! Elektrik, kazıkladıkça kazıklamaya doymuyor! Elektrik, titrettikçe titretmeye doymuyor! Elektrik, oydukça oymaya doymuyor! Elektrik, kanırttıkça kanırtmaya doymuyor! Elektrik, oynattıkça oynatmaya doymuyor, Elektrik, koydukça koymaya doymuyor! Elektrik, öptükçe öpmeye doymuyor! Elektrik, dürttükçe dürtmeye doymuyor! Elektrik, kaydırdıkça kaydırmaya doymuyor!

Elektrik, aldıkça almaya doymuyor! Elektrik, soydukça soymaya doymuyor! Elektrik, yaktıkça yakmaya doymuyor! Elektrik, korkuttukça korkutmaya doymuyor! Elektrik, okşadıkça okşamaya doymuyor! Elektrik, yaladıkça yalamaya doymuyor! Elektrik, elledikçe ellemeye doymuyor! Elektrik, aydınlattıkça karanlıkta bırakmaya doymuyor! Elektrik, kâbus oldukça kâbus olmaya doymuyor!

Ula Elektrik! Ne nesin la! Elektrik derken elbette elektriğin mucidi Edison’u kastetmiyorum. Elin gâvuru, kâfiri, gayri İslami, bu buluşu gerçekleştirmiş. Bazıları elin gâvurunun, gayri Müslim’inin, kâfirinin icadını kullanırken “TIK” diye düğmeye bastığında enerjiyi “HOP” diye kullanırken onun gâvur olduğunu aklına bile getirmez. Ancak ne olursa olsun, elektrik dünyanın ve insanlığın vazgeçilmezi mi? Sen ona bak. Gâvur icadı ise kullanma. Kullanıyorsan kullan. Kimse senden “Allah senden razı olsun Edison” demeni beklemiyor. (Keşke elektriği icat eden Allah’ın kulu yerli ve milli olarak bizler olsaydı!)

Gelelim saadete. Elektrik, bugün her alanda, her ülkede, küresel dünyada vazgeçilmez ve mutlak ihtiyaç bir enerjisidir. Dünya bir yana biz memlekete bakalım. Türkiye enerji yani ALATİRİK (Elektrik) üretiminde yüksek oranda dışa bağımlıdır. Bakmayın siz termik santrallerine, hidroelektrik santrallerinin enerji üretimine. Ne yazık ki bu üretim devede kulak misali yerli ve milli üretimdir. Şimdi! Siz enerji ve elektrik üretiminde dışa bağımlı iseniz, bedeli ağır olur. Ödemesi külfet olur. Bunun ağırlığı ve pahalılığı da oyar olur!

Bu şartlar ve mevzuatlar dâhilinde elektrik Türkiye’de aldığının, ürettiğini çok çok maliyet üstü olarak tüketiciye yansımaya devam ediyor. Yani elektrik yaktıkça yakmaya, çaktıkça çakmaya devam ediyor. Elektrik üretimi ve dağıtımı Türkiye’de Ö-ZEL-LEŞ-Tİ-RİL-Dİ! Ve ne olduysa ondan sonra olmaya başladı. Devlet özelleştirme adı altında güya sırtından yük atmayı çare diye düşünürken, arttıkça artan tüketim bedeli vergiler halkı çok, çok, çok fena çarpmaya, çıldırtmaya, çıldırttıkça çaresiz ve isyan dolu yaşama mahkûm etti.

Neredeyse her yıl, her altı ay, her ay, her 15 gün, her hafta, her gün, her saat gelen güncelleme trajikomik adlandırma adı altında hassas ve OOOFŞ!  Okşaması ile ZAM FASULFA KAZIĞI gerçeğiyle vatandaşın evlerinde enerji kesintisi UYGULAMASI (!) yapılıyor! Yani Türkiye’ye on binlerce insanın evi ödeyemediği elektrik faturası ile karartılıyor, insanlar, maddi gücü yetmediği için insani haktan mahrum bırakılıyor.

Gelinen son noktada sayıları yüzbinleri bulan hanenin, milyonları bulan insanlar elektrik faturalarını gerek yokluktan gerekse inanılmaz, fahiş ve sömürücü anlayıştan enerjisi evlerden kesilirken, bu insanların tüketimine yeni bir ayarlama (!) güncelleme (!) ve ZAMMMMM geldi:

İktidarın daha sağlıklı, daha uyumlu, daha güzel, daha ucuz, daha hoş, daha tatlı ve de daha okşayıcı olsun diye yaptığı özelleştirme sonucunda dağıtım şirketleri vatandaşa yeni bir KOY-laylık daha sağladı. Onlarca adı vergi diye alınan vergilere ek alarak bir yeni OKŞAMA daha geldi. Okuma Bedeli, Tüketim Bedeli, Sayacın Ne Güzel Bedeli, Ben Geldim Evde misiniz? bedeli, Neden elektrik kullanıyorsun bedeli, izlemediğin TRT’ye bas parayı bedeli derken! Al sana bir DÜZENLEME(!) daha.

Elektrik dağıtım şirketleri çeşit çeşit ZAM dışında vatandaşın faturasına sesi çıkarmayacağı bal gibi bilerek(!) doğru ve mantıklı bir düşünceyle, yeme, içme, gezme, ağırlama, gezme, tozma, iletişim, hoplayışım, zıplayışım, sus sesini çıkamayışım, amma güzel oldu ha güzelleymişim adı altında vergi, ZAM, güncelleme, ayarlama FASULYE KAZIĞI ekledi. Koy gardaş koy! Acı patlıcanı kırağı çalmaz. Ama her patlıcan da kırağı çalmaz. Sen kırağı çalmayan patlıcandan kork! Vatandaş normal faturayı ödeyemezken bir dansöz oynatmanın bedelini de şirketlerin hakkı olarak gör ve halka özetmeye başla!

Bu faturalar gün ve gün fukarayı yakıyor, çarpıyor. Ancak beddualar ve temenniler(!) sizi de YAKACAK. Oy Edison oy! Sana ne demeli? Elin Gâvurusun! İcat ettin elektriğinle masumları nasılda yakıyorsun! Hakkım sana ve vatandaşı yakanlara HARAM olsun. (Âmin- İnşallah) Ula Edison; hele de şu an ülkenin içinde bulunduğu inanılmaz ekonomik kriz, mega işsizlik, pahalılık ve pandemi sürecinde son söz de vatandaşa gelsin görürsün ve duyarsın o zaman geçmişine nasıl rahmet okunduğunu! Hak edene son söz: “SEN EŞEK OLURSAN SEMER VURAN ÇOK OLUR!”



Bu yazı 4674 defa okunmuştur.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI