Allah’a şükür, kriz mriz yok. Birazcık dış güçlere ait olan sıkıntı var ama bu “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde kriz mriz var” anlamına asla gelmez. Fırsata dönüştürülecek olaylar olsa da “Dik Durup Eğilmemek” gerek. Ancak bu anlamsız, mesnetsiz, belki de kimilerine göre “Cart curt” dış kaynaklı olayları bırakalım da “ Elin PİRİNCİ!” emekli vatandaşa ne dedi ona bakalım. (Gözlük takılacaaaaaaak. TAK!)

                Emekli vatandaş eline geçen(!) emekli(!) maaşı(!) ile her zaman olduğu gibi “Ennnn Ucuz! Ennnn Kaliteli! Ennnn İyi! markete yine gitmek ve devletin kendine reva gördüğü emekli maaşı ile alış veriş yapmak ister(!) Aslında YAŞ’a basanlar, pardon YAŞ’a takılanlara göre sayıları bir hayli fazla ve şanslı olan emekli vatandaş girdi marketten içeri. (Keşke bakkaldan alışveriş yapılan öz yaşam günleri olsaydı)

                Emekli vatandaşın elinde “Daha ne istiyorsun? Bu maaşının kıymetini bil!)  denilebilen maaşı var. Baktı raflara, gezdi stantları. Allah’a şükür her yer dop dolu. Ne ararsan var. Bereket yağıyor bereket. Bolluk içindeyiz. Ama paran yeterse ve yersen.

                Eşinden zorla eline tutuşturulan birkaç çeşit içeren listeyi sepete attı diyeceğim ama sepete gerek yoktu. Çünkü listede sadece bir iki parça yaşamsal malzeme vardı. Uzun lafın kısası Emekli vatandaş listeye bir daha baktı. PİRİNÇ yazıyordu. –“Oh buna gücüm yeter, Param da yeter. Üstelik en temel gıdamız. Bununla her yemek yapılır. Dolma, çorba, pilav, kavurma, sütlaç…”

                Attı eline pirinç paketlerine. Paketlerine derken alacağı sadece 1 kilogram PİRİNÇ idi. Fiyatı birazcık yüzde …. artmıştı ama olsun. Yerli ve milli malımıza sahip çıkma adına da bu temel gıda ürünü önce sofrada sonra mide de olmalıydı.

                Tam bu sırada Emekli Vatandaş, Cahillikten mi? Alçaklıktan mı? Nankörlükten mi? bilinmiyor ama yakın gözlüğünü takarak, -“Acaba fiyatı ne kadar arttı? Bileyim de elbette alacağım ama gelecek sefere hesabı mı(1) kitabımı(!) bileyim”

                Emekli vatandaş, fiyatı ülke ekonomisine dert olmayacağına inandığı ücreti ararken birden şaşırdı! Bozuldu! Morardı! Dolma, sütlaç, pilav fantezileri STOP dedi. Çünkü Emekli Vatandaş PİRİNCİN fiyatını ararken MENŞEİSİNİ gördü(!) Yani MENŞEİ üretilen, ithal edilen yada anlaşılsın diye söylüyorum ANAVATAN’ı belli olsun diye yazılması gerek açıklama.

                Emekli Vatandaş baktı da baktı, baktı da baktı, bir daha baktı. Baktı baktı. Baktığı tren değildi ama bir daha baktı. MENŞEİ olarak ÇİN yazıyordu. ÇİN,ÇİN,ÇİN! Önce şaşırdı. Sonra bozuldu. Daha sonra aklını başına topladı ve kimseye çaktırmadan içinden “YORUM” yaptı. –“Olsun ya. Bu mal taaa ÇİN’den Anadolu’ya geliyorsa hak ediyordur. Bize nimet oluyordur. Soframıza YEMEK oluyordur.”

                Ancak yine de yapacağı yemeği gavur malı olması hasebiyle yerken boğazında kalır korkusuyla PİRİNCE sordu: (Sordu kabul edin ya!) –Ey pirinç kardeş, çok ucuzsun, gücümüz sana yetiyor. Gerçi tipin PİRİNCE MİRİNCE benzemiyor ama seni bayağı kabul etmiştik. Üstelik seni yerli ve milli diye YİYE YİYE bitiremiyoruz. Bugün senin ÇİN CÜCÜĞÜ olduğunu gördüm. Aslında tipinde PİRİNCE benzemiyor ama hem ucuz hem bizim diye seni yedik te yedik. Artık sana küsüyorum, almamayı düşünüyorum da! Sen olmazsan biz ne yiyeceğiz?”

                PİRİNCİN cevabına bak –“Yersin yersin! Plastiğe de benzesem yersin, ota da benzesem yersin. Hem paran yetmiyor, hem ayağına taa nereden gelmişim. Misafire git denir mi? Yıllardın yedin yine yersin, yersen. Haaa sevgili Emekli Vatandaş, senin maaşının gücü ancak bana yetiyor. Haddini bil. Eğer küsersem bir daha gelmem haaa! Şunu da söyleyeyim. Bana sorduğu soruları seni yönetenlere neden sormuyorsun. Soramazsan eğer yersin de yersin yersin de yersin. Yerli yersiz!’”