Türk Eğitim-Sen Elbistan Temsilcisi Musa Demir, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yayınladığı Öğretmen Performans Değerlendirme Yönetmeliği Taslağını eleştirdi. Demir, kamuoyuna yaptığı açıklamada, “Önce ortak akılla tartışalım, mutabakat oluşturalım. Eğitim hayatımız ve eğitim çalışanları için bir şeyi de hep birlikte yapabilmenin mutluluğunu yaşayalım” dedi.

Türk Eğitim Sen Elbistan Temsilcisi Musa Demir Öğretmen Performans Değerlendirme Yönetmeliği Taslağını eleştirdi. Demir kamuoyuna yaptığı açıklamalarda şunları söyledi:

“Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Performans Değerlendirme Yönetmeliği Taslağını yayımladı. Çalışma barışını bozacak bu yönetmelik taslağına göre öğretmeni; görev yaptığı eğitim kurumu müdürü, görev yaptığı eğitim kurumundaki zümre öğretmenleri, görev yaptığı eğitim kurumundaki zümre haricindeki öğretmenler, sorumlu olduğu öğrencilerin velileri, sorumlu olduğu öğrencileri ve kendisi değerlendirecektir. Son olarak öğretmenler 4 yılda bir sınava tabi tutulacak. MEB’in performans konusunu tartışmadan önce MEB’de yaşanan güven probleminin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu sorunu çözmenin tek yolu liyakat ve kabiliyete dayalı objektif bir yönetici atama sisteminin ihdas edilmesidir. MEB performans değerlendirme konusunda ısrarcı gibi görünüyor.

Aslında negatif yönü olmayan pozitif performans tartışılabilir; ancak MEB’in anlamamakta ısrar ettiği bir sıkıntı var, o da yöneticilere yönelik güven eksikliğidir. Ehil olmayan insanların tarafgir olacakları endişesidir. Şunu demek istiyoruz; performans konusunu tartışmadan önce MEB'de yaşanan ve öğretmenlerin nerdeyse tamamının yaşadığı bu güven problemi halledilmelidir. Güven problemini halletmenin tek yolu, liyakat ve kabiliyete dayalı objektif bir yönetici atama sistemi ihdas edilmesidir. Gelin bu güvensizlik ortamını hep birlikte aşalım. Herkesi kucaklayacak, korkuları yok edecek sağlam bir sistemi hayata geçirelim.

MEB'in bir ihtiyaçlar hiyerarşisi oluşturması gerekiyor sanırım! Belki de şuna karar vermemiz gerekiyor; önceliğimiz performans değerlendirmesi mi, yoksa öğretmenimizin performansını artıracak tedbirleri almak mıdır? Öğretmen açığı, sözleşmeli/ mülakatla atama, eş durumu mağduriyetleri, alan değişikliği, mobbing, yandaş yönetici atamaları, hizmet içi eğitim yetersizliği gibi sorunlarına el atmadan hangi yüzle öğretmenin performansını değerlendireceğiz? Tüm bu tedbirler alınmadan yapılacak bir performans sistemi, emin olun, motivasyonu tamamen yok etme sistemi olacaktır.

Türk Eğitim-Sen, her daim eğitim çalışanlarının yanında olacaktır. Performans pilot uygulamasında öğrenci değerlendirmesi diye yaşadığımız skandalları ne çabuk unuttuk. MEB yaşanan bu tecrübelerden hareketle veli, öğrenci ve benzeri değerlendiricileri ve tabii ki ayrıca öğretmene 4 yılda bir yeterlilik sınavını da dayatmamalıdır. Önce ortak akılla tartışalım, mutabakat oluşturalım. Eğitim hayatımız ve eğitim çalışanları için bir şeyi de hep birlikte yapabilmenin mutluluğunu yaşayalım. Dinle, tartış, mutabık kal ve uygula. Bunun dışındaki istikametler çıkmaz yoldur.”