![]() |
Tweet |
Elbistan’da 18 yıldır elma üreticiliği yapan Oğuzhan Saydam, yeterli düzeyde kar edememenin üreticileri perişan ettiğini söyledi. 35 dönümlük taşlı araziyi babası merhum Orhan Habi Saydam ile birlikte temizleyerek adeta meyve cenneti haline dönüştüren Saydam, satışlarda ilk defa bu kadar büyük oranda zarara uğradıklarını ifade ederek, bunu hükümetin komşu devletlerle yürütülen yanlış dış politikalarına bağladı. Saydam, “İç ve dış talep yok. İç pazarda ise meyve suyu üreticilerinin eline düştük. Fabrikalar kg başı 8 kuruş veriyorlar. Elmanın daldan torbaya girmesi bize 13 kuruşa mal oluyor. Bu yıl 30 bin TL zarara uğradım” sözleriyle çaresiz kalışlarını ifade etti.
“Bir dokun bin ah işit” misali derlerini sıralayan Oğuzhan Saydam, tarımda ve üretimde yer almak için 25 yıllık devlet memurluğundan emekli olarak vazgeçtiğini, toprakla ve üretimle uğraşarak daha verimli olabileceğini düşündüğünü dile getirerek, geline son noktada bunun ne kadar yanlış bir durum olduğunu acı tecrübeyle öğrendiğini kaydetti.
25 dönüm elma bahçesindeki üretimden kar edememenin kendisi gibi birçok üreticiyi mağdur ettiğini kaydeden Oğuzhan Saydam şunları söyledi:
KOMŞULARLA YANLIŞ DIŞ POLİTİKA ELMA ÜRETİCİSİ VURDU
“Hükümetin yanlış dış politikası ne yazık ki birçok alanda olduğu gibi biz elma üreticilerini de vurdu. İçte ve dışta ne yazık ki pazar kalmadı. Talepler yok oldu. Ürünler üreticilerin elinde kaldı. 18 yıllık meyve üreticisiyim böyle rezalet bir durumla karşılaşmadım. Bu yıl itibariyle sadece ben 30 bin TL zarara uğradım. Sulama, emek, ilaç ve işçilik gibi ağır masraflar oluyor. Çaresiz ve ne yapacağımızı bilemez olduk. Diğer yandan tam anlamıyla ve tam donanımlı soğuk hava depolarının olmaması biz meyve üreticileri için ayrı bir sıkıntı. Yani her alanda her şekilde zarar içindeyiz.
MEYVE SUYU FABRİKALARINI ELİNE DÜŞTÜK. KİLO BAŞI 8 KURUŞ VERİYORLAR
Tüm bu sıkıntılar yetmiyormuş gibi bir de meyve suyu fabrikalarını eline düşme sıkıntımız var. Elimizde kalan meyveleri iç ve dış pazarda satamadığımız için ürünleri meyve suyu fabrikalarına satma durumunda kalıyoruz. Onlarda kilo başı 8 kuruş veriyorlar. Bu durumu hak edecek ne yapıyoruz. Zaten 1 kilo elmanın daldan torbaya girmesi bize 13 kuruşa mal oluyor. Yani elmayı toplayıp, torbaya bırakıncaya kadar kilo başı 5 kuruş cepten çıkıyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Devlet bizlere sahip çıkmalı. Anlayacağınız iç pazardaki durgunluk ve hükümetin dış politikalardaki yanlış tutumu bu yılda belimizi büktü. Bahçede bekleyen 30 ton elma meyve suyu olmayı bekliyor. Atsan olmuyor. Satsan zaten olmuyor. Devlet üreticiye sahip çıkmazsa kim sahip çıkacak?