![]() |
Tweet |
Kış geldi, zehiri ve kirli havayı da beraberinde getirdi. Gerek Afşin-Elbistan A Termik Santralinin fütursuzca hala baca gazı arıtma tesisi olmadan çalışması, gerekse şehir merkezinde ev ve blok apartmanlarda kullanılan katı yakıt, ne yazık ki Elbistan’ı bir kez daha zehire teslim etti. 2015’te gelmesi planlanan doğalgazın Elbistan için nasıl bir hayati konumda olduğu bir kez daha gözler önüne serilirken, rüzgârsız ve yağışsız günlerde yaşanan hava kirliliği Elbistan’ın kaderi olmaya devam ediyor.
“Ne çektin be Elbistan şu hava kirliliğinden!” sözü sizi dize dizi film esprilerini hatırlatsa da sanırım bir o kadar da ölümcül tehlike ile kucak kucağa yaşamanın trajedisini de hatırlatmalı. Yine bir kış yaşanıyor Elbistan’da Afşin-Elbistan A Termik Santralinin kimsenin gücü yetmezcesine çok uzun yıllar baca gazı arıtma sistemi olmadan bile bile çalıştırılmasına(!) ek olarak şehir merkezinde evlerde ve özellikle büyük site ile konutlarda kullanılan katı yakıtın meydana getirdiği kirli hava ölüm gibi çullanıyor Elbistanlının üstüne.
Önümüzdeki yıllar içerisinde hayal gibi görünen doğal gazın Elbistan’a gelmesi bölge insanının kaçınılmaz bir dileği olurken, son günlerde yaşanan zehirli günler Azrail’in insana arkadaşlığını yansıtıyor. Elbistanlı ise dua ederek doğalgazı hayal ederek, “Gel doğal gaz gel” diyor adeta.
Elbistan ve bölge insanına reva görülen bu kirliliği kim nasıl, ne kadar ve neden hak ediyor bilinmez ama uzun yıllar süren bu vurdumduymazlıkta artık son nefese gelindi. Elbistan’ı ve Elbistanlıyı zehire teslim edenler kimdir bilinmez ama şu günlerde yaşanan trajedik yaşam zehirlenmesi had safhaya ulaşmış durumda. Elbistanlı bir yandan açmış ellerini “Es deli rüzgar, es deli poyraz” derken diğer yandan da “Gel doğal gaz gel” sözleriyle, kendisine reva görülen bu zehirin kardeşliğine isyan ediyor. İlgililere, yetkililere ve insanlık ayıbına yakın olanlara duyurulur. HASANAKİ