Tweet |
Elbistan Ülkü Ocakları Başkanı Murat Kılınç, son zamanlar da yapılan kanuni değişikliklerle Milli Eğitim Bakanlığın da görev yapan yöneticilerle büyük kıyımlar yaşandığın ifade ederek, “Danıştay’ın iptal kararına rağmen Şube Müdürleri görevlerine devam etmektedir. Hukuken olmayan şube müdürleri, yerini bilmedikleri okulun, tanımadıkları müdürlerine sözde puan vererek işini hakkı ile yapan fakat iktidara ve yandaşı olan sendikaya yakın olmadıklarını düşündükleri okul müdürlerini görevlerinden almışlardır” dedi.
Yazılı bir açıklama ile kamuoyuna bilgilendirmelerde bulunan Elbistan Ülkü Ocakları Başkanı Murat Kılınç şu ifadelere yer verdi:
“Son yapılan mülakatlar göstermiştir ki bu iş tamamen siyasidir. Sarı sendika yönetiminin tamamına yüksek puanlar verilirken sendikaya yakınlığına göre puanlar da düşüşler olduğu görülmektedir. Mülakat öncesi kulisler yapmalar, pazarlıklar, okul söz vermeler eğitimcilerimiz tarafından bilinmektedir. Eğitimin pek çok sorunu dururken TEOG sınavı velileri ve öğrencileri mağdur ederken öğrencilerimiz ve velilerimiz hala okul ararken eğitime yeni sorunlar katılmasını anlamak mümkün değildir.
Yapılan atamalar objektif değildir ve haklı gerekçelere değil siyasi değerlendirmelere dayanmaktadır. Bu atamalar, eşitlik ve adalet anlayışına dayanmamaktadır. Bu atamaların Türk milletinin geleceği açısından hayati önem taşıyan eğitim hayatımız ve eğitim camiası üzerinde daha fazla tahribat yapacağına inanıyoruz. Bu ayrıştırmaların eğitim camiasın da bölünmelere, gruplaşmalara ve hizipleşmelere yol açacağı, eğitim sistemimizin ve geleceğimiz olan yavrularımızın bundan büyük zararlar göreceği düşüncesindeyiz.
Bu dönem de siyasi iktidara yakın olmayanlar tasfiye edilirken en büyük kıyımın ülkücü okul müdürlerine yapılması dikkat çekicidir. Bu kıyımların burada durmayacağı atanan yöneticilerle öğretmenler üzerinde baskı kurulacağı görülmektedir. Şu bilinmelidir ki şu ana kadar huzurun bozulmaması adına sessiz kalmamız bundan sonra haksızlıklara boyun eğeceğimiz anlamına gelmemelidir. Arkadaşlarımıza yapılacak baskı ve haksızlıkların takipçisi olacağımız bilinmelidir. Eğitim camiasın da haksız, ölçüsüz ve kıyım görüntüsü veren uygulamadan geri dönülerek Türk milli eğitiminin ehliyet ve liyakat ölçüleri çerçevesin de yönetilmesini istiyoruz. Bu konu da yapılan uygulamaların takipçisi olacağız.”