Vakıflar Genel Müdürlüğü, Elbistan’ın sembolü niteliğindeki Ulu Cami başta olmak üzere depremde hasar gören kültür varlıklarını yeniden ayağa kaldırmak için harekete geçti.

                Elbistan’da 6 Şubat’ta yaşanan deprem, şehirden geriye enkaz yığını bırakırken, yüzlerce yıllık tarihi eserler de felaketle birlikte adeta yok oldu. Kentin en önemli dini ve kültür hazinelerinden biri olan 700 yıllık Ulu Cami de büyük oranda tahrip oldu. Mimar Sinan’a ilham kaynağı olduğu belirtilen tarihi caminin minaresi tamamen yıkılırken, kubbesi de zarar gördü. Büyük bölümü yıkılan minareden düşen taşlar, Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim’in dedesi olan Dulkadiroğlu Beyliği’nin hükümdarı Alaüddevle Bozkurt Bey’in de kabrini tahrip etti.

Elbistan’ın simgelerinden olan Çarşı Atik Cami’nin minaresi de 6 Şubat’taki depremde hasar gördü. Yüzlerce yıldır ayakta duran minare, artçı depremler sonucunda yıkıldı.

Türbeye açılan mihrabıyla Türkiye’de başka bir örneği olmayan Himmet Baba Cami’sinin minaresi ise, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce kontrollü olarak söküldü.

Vakıflar Genel Müdürlüğü, Elbistan’daki kültür varlıkları ile birlikte deprem bölgesinde yıkılan ve hasar gören eserlerin tamamını 3 yıl içinde ayağa kaldırma hedefinde. Elbistan’da ilk restorasyonun Ulu Cami’den başlayacağı öğrenildi. Kurumun, restotasyon ve onarım için kısa sürede ihale düzenleyeceği belirtildi.

Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu, depremlerde 678 kültür varlığından 31'inin tamamen yıkıldığını, 144'ünün ağır, 104'ünün orta, 98'inin hafif hasar gördüğünü, 292 eserin hasarsız olduğunu ve 9 kültür varlığında ise hasar tespit çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Aksu, ağır hasarlılarla birlikte 150'nin üzerinde eserin yerle bir olduğuna dikkat çekerek, hasar tespit çalışmalarından sonra üniversiteler ile ortak bir restorasyon projeleri hazırladıklarını belirtti.

Onarım aşamasında orijinal parçaları kullanacaklarını vurgulayan Aksu, "Restorasyon ve yeniden inşa çalışmalarımızı üniversitelerimizdeki uzman akademisyenler ve öğrenci arkadaşlarımız ile beraber titizlikle yürütüyoruz. Şu ana kadar 77 eserimizle ilgili çalışma başlattık. İhalelerimizi yaptık ve kurtarma kazılarına başladık. Depremde hasar alan kültürel varlıklarımızın kullanılabilir tüm parçalarını ayrıştırıyoruz. Eserlerimizin yeniden yapılma süreçlerinde bu orijinal parçaları kullanacağız" dedi.

Aksu, “Bu mekanlar şehirlerin en çok ziyaret edilen sembol mekanlarıydı. 3 yıl içerisinde depremde yıkılan 678 tarihi eserin tamamını ayağa kaldırmak gibi bir hedefimiz var. Bu süreç hızlı bir şekilde devam ediyor. 1 yıl içerisinde tamamlanacak pek çok eserimiz olacak; ama toplamda 3 yıl içerisinde tüm eserlerimizi ayağa kaldırılarak şehirlerimizin sembolleri tekrar yerine konmuş olacak” ifadelerini kullandı.