Başlıkta bahsettiğim değer kavramı denilince aklımıza ilk gelen maddi değer oluyorsa yaşamın bazı gerçeklerine uzak olduğumuz anlamına geliyor. Eğer sadece kendimize değer veriyorsak sosyal çevre bilincinden uzak yaşıyoruz demektir, bu da bir toplum  için çok zararlı bir düşüncedir ve Ortak yaşamın çökmesine sebebiyet verebilir.

Toplumumuzu ayakta tutan en önemli değer birbirimize karşı saygılı ve hoşgörülü olmamızdır. Çevreye, hayvana, ormana, denizlerimize verilen değer bir toplumum yaşanılabildik seviyesi için en önemli göstergedir.

Mesela bir toplumun gelişmişlik seviyesini ölçmenin en kolay şekli nedir bilir misiniz? Şehrin merkezinde bir tur atın ve yollarını gözlemleyin. Eğer bir şehirde yollarda kasis dediğimiz hız kesiciler çok ise, sürekli korna sesleri duyuyorsak, trafikte birbirine bağırıp çağıranlar görüyorsanız o şehrin gelişmiş bir sosyal yaşama, insanların birbirine karşı hoşgörülü olduğuna dair olumlu bir fikir elde etmeniz pek mümkün değildir. Maalesef ki bu saydıklarımla her Gün çok kez karşılaşıyoruz. Mutlu bir şehir yaşamı istiyorsak birbirimize verdiğimiz değeri artırmak zorundayız.

Peki, biraz daha geniş perspektiften bakarsak durum nedir acaba? Maalesef ülke şartlarında yaşam kalitemiz gittikçe düşüyor ve insanlarımız daha stresli zamanlar geçiriyor. Hayat pahalılığı, işsizlik, geçim sıkıntıları gibi birçok neden hepimizi daha zorlu süreçlere sokuyor.

Son yıllarda birçok insan Avrupa’ya gitmek için tüm şartları zorluyor, çünkü ülke şartlarının gelecekte çok daha zorlayıcı olacağını düşünüyor. Kendilerince haklı boyutları vardır elbette lakin ülkemizin geleceği için, daha güzel bir yarın için, demokratik ve laik yaşamın daha iyi bir şekilde oturtulması işin gereken çabayı göstermemiz şarttır. Hem kendimizin hem de ülkemizin değerini artırmak için bunu yapmalıyız.

Sonuç itibarı ile değer yargılarımızı birbirimizi daha üst seviyelere taşımak üzere konumlandırmalıyız. Toplum değerini, yaşam değerini, sosyal çevre değerini hep yükseltmek için çabalarsak inanın ki yaşadığımız coğrafya cennete dönecektir. Sağlıcakla kalın…

Ecz. Serkan GÜL