AH İSTANBUL
Uykularımı askıda bırakan şehir
Ve aşklarımı yarım
Martıların kanadında yükselen gök kubbe
Bozacının sesinde çınlayan gece
Gökyüzüne ve denize bakmayan
Maviyi ne anlar sence
Etrafında örülü kalın duvarlar
Ateşi harladıkça içim yanar da yanar
Boğaz gümüş bir kemer gibi dolanır
İçinde salınan nazlı bir yar var
İstanbul içimde bir sızı
Gençliğimin ve de anılarımın hırsızı
Yüreğimde garip bir sancı
Seni uzaktan anmak çok acı
Dolaşsam başıboş sokaklarında
Kuşları yemlesem mesela
Bir çocuk çığlığı sarsa her yanı
Her simit ısırığında hatırlarım Galata’yı
İçimde bitmeyen sesler
Ve bitmeyen yollar var
Sonu hep sana çıkar
Rumeli sırtlarına vuran dalgalar
Aşiyanda dost sohbeti arar
Gül kanar
Ben ağlarım
Hasret dudağımda çatlayan vaha
İstanbul içimde kanayan yara
Doymak sana ne mümkün
Her bahar gelsem
Bir daha
Bir daha
Serap TAŞAN (Eğitimci-Şair)